peyami safa havaya uçan at kitabının kısa özeti

1. HAVAYA UÇAN AT PEYAMİ SAFA KİTAP ÖZETİ
 ŞAHISLAR, KARAKTERLER:
HİNT PADİŞAHI: Görülmemiş, nadir şeylere meraklı bir padişah.
JAPON: Masalın kötü kişisi, düzenbaz.
ŞEHZADE SACİR: Hint padişahının akıllı oğlu, masalın asıl kişisi.
SULTAN: Bengal Hakanı’nın güzel kızı.
OLAY DİZİSİ, ÖZET:
  Hint padişahının ülkesinde geçer. Bu padişah fala, büyüye, görülmemiş, ilginç şeylere meraklıdır. Bu uğurda bol para harcar. Günün birinde ülkesine gelen bir Japon padişahın ilginç şeylere olan merakını öğrenince bundan yararlanmak ister , tahtadan atının uçtuğunu, eğer kızını kendisine ,rirse atı nasıl uçuracağını padişaha gösterebileceğini söyler. Padişah, Japon’un teklifini kabul eder, oğlu Şehzade Sacir’i atın üstüne oturtur. Japon hileyle atı uçurur. Şehzade de atla beraber uzaklaştıkça uzaklaşır. Oğlunu bir daha göremeyeceğinden korkan padişah Japon’a oğlunu geri getirmesi için üç ay süre ,rerek onu zindana attırır.
Şehzade atın üstünde bilmediği diyarlara giderken atın kulağının içindeki gizli düğmeye bulur, düğmeye basar , bir sarayın bahçesine iner. Sarayın balkonunda güzeller güzeli bir sultana rastlar, sultan şehzadeyi sarayında misafir eder, bol geçmeden birbirlerine âşık olurlar , evlenmeye karar ,rirler. Her ikisi de tahta ata binerek şehzadenin ülkesine dönerler. Oğlunun dönüşüne sevinen padişah, Japon’u serbest bırakır.
Japon sultanı tahta atla kaçırır, uzak memleketlere götürür. Şehzade de derviş kılığına girerek sultanı bulmaya gider. Kaşmir’e geldiklerinde Japon, sultanı bir ağaca bağlar, yiyecek almaya gider. Kaşmir padişahı sultanı görür, sarayına götürür. Sultana âşık olur , evlenmek isdediğini açıklayınca güzel sultan çaresizlikten kabul eder.
Düğün hazırlıkları sırasında sultan evlenmemek için deli numarası yapar. Sultanı tedavi etmek için nice hekimler çağrılır. Durumu öğrenen Sacir de hekim kılığına girerek padişahın huzuruna çıkar. Sultanın iyileşmesi için atın yakılması gerektiğini söyler. Şehrin meydanına kazanlar kurulur. Çıkan dumanlardan faydalanan Sacir, sultanı da alarak tahta ata binip memleketine döner. Sultanla şehzade evlenir, Hint padişahı da atı yaktırır.
2. CESUR GEMİCİ
ŞAHISLAR, KARAKTERLER:
SENDABAT: Masalın asıl kişisi. Bağdatlı yaşlı, zengin bir tüccar. Vaktiyle seyahat etmeyi se,n cesur bir gemiciymiş.
OLAY DİZİSİ, ÖZET:
Sendabat, gençliğinde bol bol seyahat etmiş cesur bir gemicidir. Başına türlü türlü olaylar gelir. Yine bir gün gemisini yükler, memleketine doğru yola çıkar. Yolculuk sırasında geminin kaptanı yanına gelerek gördüğü şeyi Sendabat’a gösterir. Bu tıpkı bir adaya benzer. Sendabat , arkadaşları gemilerini bu adaya yanaştırıp dinlenmek isterler; fakat, ada birden sallanmaya başlar. Deprem zannederler; fakat, değildir. Meğer ada sandıkları şey kocfakatn bir balinadır. Sendabat’ın arkadaşları korkuyla gemiye kaçarlar, Sendabat’ı unuturlar. Sendabat yüzerek gemiye yetişmeye çalışsa da başarfakatz. Issız bir adaya çıkar. Büyük bir kuş yardımıyla bu adadan başka bir adaya gider. Bu adada da vahşi hayvanlardan başka biri yoktur. Birden havadan et parçaları düşmeye başlar. Sendabat yere bakınca bir sürü değerli taşın olduğunu görür. Taşlar yere düşen etlere yapışır. Etlerin kokusunu alan büyük bir kuş hem yerdeki bir eti hem de Sendabat’ı alıp yuvasına götürür. Yuvanın biraz ilerisinde arkadaşlarını gören Sendabat kurtulmak için bağırınca arkadaşları onun sesini duyup onu kuştan kurtarırlar. Sendabat , arkadaşları buldukları bir kulübeye sığınır. Gece olunca bir devin gürültüsü duyulur. Dev, içlerinden en şişman olanı yakalar, yer. Devden kurtulmak isteyen cesur Sendabat onu bir ağacın altında uyurken öldürür. Devden kurtulan Sendabat , arkadaşları küçük bir gemi yapıp tekrar yola çıkarlar; fakat, fırtınaya yakalanırlar. Gemi batar, bir tek Sendabat sağ kalır. Yine ıssız bir adaya düşer. Burada karşılaştığı yaşlı bir adamla fil dişi işi yapmaya başlar. Öldürdüğü fillerin dişlerini satar, yaşlı adamla parasını paylaşır. Bu durumdan rahatsız olan filler toplanır, Sendabat’ı yakalayıp fil mezarlığına götürür. Yaptığı hatayı anlayan Sendabat filleri dişleri için öldürmek yerine ölü fillerin dişlerini toplfakatya başlar. Kendi payına düşen parayla memleketine döner, ölene kadar rahat rahat yaşar.
3. PAŞA KIZI İLE KÖYLÜ ÇOCUĞU
ŞAHISLAR, KARAKTERLER:
MAHMUT: Masalın asıl kişisi. Fakir bir köylü çocuğu. Babası tarafından paşa konağına besleme ,rilir.
PADİŞAH: Masalın kötü kişisi. Fenalığı , zalimliği ile ün yapmış, büyücü olduğu söylenen bir padişah.
PAŞA KIZI: Mahmut’un sevdiği kız.
OLAY DİZİSİ, ÖZET:
Mahmut, fakir bir köylünün çocuğudur. Babası hem kızından hem de oğlundan gördükleri rüyaları anlatmalarını ister. Kızı anlatır; fakat, Mahmut anlatmaz. Bu nedenle babası Mahmut’u her gün dö,r. Yine bir gün babası Mahmut’u dö,rken Mahmut’un sesini oradan geçen bir paşa duyar. Paşanın isteği üzerine Mahmut paşaya besleme olarak ,rilir. Paşanın güzel bir kızı vardır. Mahmutla arkadaşlık eder, zfakatnla birbirlerine aşık olurlar. Paşa, Mahmut’un babasından neden dayak yediğini öğrenir, Mahmut’tan gördüğü rüyayı anlatmasını ister. Mahmut utana, korka rüyasında bir padişahı öldürdüğünü , paşanın kızıyla evlendiğini anlatır. Mahmut’a kızan paşa onu bir kaleye hapsettirir. Paşanın kızı da kalenin bekçisiyle anlaşır, her gün Mahmut’u ziyaret ederek ona yiyecek, su götürür.
Birgün memleketin zalim padişahı paşayı huzuruna çağırtır. Ona bir baston ,rerek bu bastonun nasıl açıldığını sorar. Eğer paşa bu soruyu bilemezse hem kendisi, hem kızı hem de konağındakiler ölecektir. Paşa düşünür, düşünür fakat cevabı bulfakatz. Paşanın kızı durumu Mahmut’a anlatır, Mahmut da cevabı söyler, kız da babasına cevabı rüyasında gördüğünü söyler, paşa da padişaha cevabı söyler. Soruyu doğru yanıtlayan paşaya padişah iki soru daha sorar, Mahmut sayesinde paşa yine kurtulur. Padişah, soruları paşanın değil de Mahmut’un cevapladığını bilmektedir , Mahmutla tanışmak ister. Paşa, Mahmut’un ölmediğini öğrenince şaşırır. Mahmut’a durumu anlatır. Padişahın niyetinin kötü olduğunu anlayan Mahmut bir plan yaparak padişahı öldürür. En sonunda paşanın kızıyla evlenir. Böylece çocukken gördüğü rüya gerçekleşmiş olur.
4. HASAN’IN RÜYASI
ŞAHISLAR, KARAKTERLER:
EBU HASAN: Masalın asıl kişisi.
HARUN REŞİD: Halife.
OLAY DİZİSİ, ÖZET:
Hasan, eski zfakatnlarda Bağdat’ta yaşamış zengin bir adamdır. Geçmişinde yaşadığı kötü olaylar nedeniyle pek arkadaşı yoktur; fakat, her gün evine bir yabancıyı misafir eder. Bir gün evine kendini Musul tüccarı olarak tanıtan halife Harun Reşid’i misafir eder. Yer, içerler. Sohbet koyulunca Ebu Hasan, H.Reşid’e kendisini niçin evine misafir ettiğini anlatır. En büyük hayalinin bir gün halife olup mahallesindeki kötü adamları cezalandırmak olduğunu söyler. Bunu öğrenen Harun Reşid, Ebu Hasan’a bir oyun oynfakatk ister. Gizlice Hasan’ın içkisine ilaç atıp onu uyutur, sarayına götürür. Saraydaki adamlarını tembihler. Hasan sabah uyandığında kendisini halife olmuş olarak bulur. Tıpkı bir halife gibi davranır. Hayal ettiği gibi mahallesindeki kötü adamları cezalandırır. Akşam sarayda coşup eğlenen Ebu hasan’ın içkisine yine uyku ilacı atılır , Hasan uyutulur. Evine götürülüp yatağına yatırılır. İlacın etkisi geçip uyanan Hasan yaşadıklarını rüya zanneder; fakat, annesinden mahallede olanları öğrenince yaşadıklarına bir anlam ,remez. Zfakatnla herkes gibi onlar da bu olayı unutur.
5. İNSAN MI YILAN MI?
ŞAHISLAR, KARAKTERLER:
HATİCE: Padişahın kızı.
HASAN: Padişahın oğlu.
HACER: Hatice , Hasan’ın kötü kalpli ü,y annesi. Büyücü.
MAHMUT: Hatice’nin aşığı genç zengin.
OLAY DİZİSİ, ÖZET:
Memleketin birinde oğlu , kızı ile yaşayan bir padişah vardır. Padişah, karısı ölünce Hacer adında bir kadınla evlenir. Padişah’ın oğlu Hasan ise o sırada dünya seyahatindedir. Hacer kötü kalplidir , ü,y kızı Hatice’nin güzelliğini kıskanır. Bu nedenle bir büyü yaparak Hatice’yi korkunç bir yılana çevirir. Padişah dahil bütün memleket bu yılanın Hatice’yi yuttuğunu sanmaktadır. Hatice’nin bu büyüden kurtulması için ağabeyisi Hasan’ın onu üç defa kucaklfakatsı gerekmektedir. Padişah, hayvanlara zarar ,ren bu yılandan kurtulmak için bir falcıya gider , falcıdan o yılanın aslında kızı Hatice olduğunu öğrenir. Falcı, padişaha kızı için en bol ağlayan kişiyi bulmasını böylece kızının kurtulabileceğini söyler. Padişah bütün ülkeyi aratır , kızı için en bol ağlayan, kızına aşık Mahmut’u bulur. Mahmut, falcıdan Hasan’ı bulup getirmesini gerektiğini böylece Hatice’ye kavuşabileceğini öğrenir. Uzun bir yolculuktan sonra Hasan’ı bulur, getirir. Hasan yılanı üç defa kucaklar, Hatice kurtulur. Kötü kalpli ü,y anne de çirkin bir kurbağaya dönüşür. Padişah ölür, yerine oğlu Hasan geçer, Mahmutla Hatice evlenir.
6. İHTİYARIN ESRARI
ŞAHISLAR, KARAKTERLER:
İHSAN: Ahmet Efendi , Emine’nin evlatlığı. Masalın asıl kişisi.
LÂMİA: Ahmet Efendi , Emine’nin kızı.
İHTİYAR ADAM: İhsan’ın gerçek babası, Lâmia’nın billûr saraydaki bakıcısı.
AHMET EFENDİ: Lâmia’nın babası, İhsan’ın ü,y babası.
EMİNE: Ahmet Efendi’nin karısı.
OLAYDİZİSİ., ÖZET:
Ahmet Efendi , Emine köyde çiftçilikle geçinen bir çifttir. Lâmia adında güzel bir kızları vardır. Bir gün Lâmia’yı bir büyücü kaçırır , anne , babası bir daha kızlarından haber alfakatz. Her gün kızları için ağlarlar. Bir gün Ahmet Efendi tarla dönüşünde, sokakta dilenci bir çocuğa rastlar; çocuğa acır, onu evine götürerek karnını doyurur. Çocuğun adı İhsandır , anne , babası yoktur. Babası, o bol küçükken annesiyle onu terk etmiş annesi de iki gün önce ölmüştür. Emine , Ahmet Efendi çocuğu evlatlık edinir. Aradan yıllar geçer; İhsan, Ahmet Efendi ile Emine’yi anne baba, onlar da İhsan’ı oğulları kabul etmişlerdir. Bir gün kapı çalınır, bir ihtiyar onlara misafir olur. Kızının hasretiyle yanan Emine başlarından geçenleri ihtiyara da anlatır. İhtiyar, İhsan’ın babasıdır , Lâmia’nın nerede olduğunu bilmektedir. İhsan’ı da yanına alarak büyücünün billûr bir sarayda hapsettiği Lâmia’yı kurtarırlar, anne babasına kavuştururlar. Bol geçmeden ihtiyar ölür, vasiyeti üzerine birbirlerini zaten se,n Lâmia , İhsan evlenir.
7. MAVİ SAKALLI ADAM
ŞAHISLAR, KARAKTERLER:
MAVİ SAKALLI ADAM: Fatma’nın kocası, zengin, korkutucu biri. Masalın kötü kişisi.
FATMA: Mavi Sakallı Adam’ın karısı.
AYŞE: Fatma’nın kardeşi.
SÜLEYMAN EFENDİ: Ayşe , Fatma’nın babası.
OLAY DİZİSİ, ÖZET:
Memleketin birinde mavi sakallı bir adam yaşar, sakalının renginden dolayı herkes ona Mavi Sakallı Adam der. Bu adam bol zengin fakat bol yalnızdır. Birbol defa evlendiği halde eşleri hep ortadan kaybolmuştur. Biri onlara ne olduğunu bilmez. Mavi Sakallı Adam birgün ziyafet ,rir , orada Fatma’ya aşık olur, onu babası Süleyman Efendi’den ister. Fatma’nın kardeşi Ayşe’nin de onlarla kalması şartıyla babası Fatma’yı Mavi Sakallı Adam’a ,rir. Evlendikten sonra evin bütün odalarının anahtarlarını Fatma’ya ,ren Mavi Sakallı Adam küçük anahtarı kullanmfakatsı için Fatma’yı uyarır, yoksa sonu felakettir. Fatma, kocasının seyahate çıktığı bir gün merakına engel olfakatyıp küçük anahtarın açtığı kapıyı bulur. Kapıyı açınca içeride ürkütücü bir manzara ile karşılaşır: Duvarlara bir sürü kadın ölüsü parça parça edilerek çengellenmiştir. Fatma korkar, kapıyı kilitler; fakat, küçük anahtara bulaşan kan lekesini bir türlü temizleyemez. E, dönen kocası Fatma’dan anahtarları ister. Küçük anahtardaki kan lekesini görünce Fatma’nın o yasak odaya girdiğini anlar. Fatma’yı öldürmek ister. Tam o sırada Fatma’nın erkek kardeşleri gelir, Mavi Sakallı Adam’ı öldürür. Fatma o günden sonra kocasından kalan mirasla rahat, mutlu bir hayat yaşar.
8. FALCININ LAMBASI
ŞAHISLAR, KARAKTERLER:
ALÂADDİN: Masalın asıl kişisi, fakir bir terzinin oğlu.
FALCI: Masalın kötü kişisi.
OLAY DİZİSİ, ÖZET:
Alâaddin, yaşlı , fakir annesiyle Buhara kentinde yaşfakatktadır. Babası ölmüştür. Birgün Alâaddin sokakta oynarken yanına amcası olduğunu söyleyen bir adam gelir. Alâaddin adfakat inanır, onu evine götürür. Alâaddin’in annesi de adfakat inanır. Adam Alâaddin’i de yanına alarak bol uzak bir memlekete gider. Bu adam aslında bir falcıdır , Alâaddin’i yeraltındaki bir lamba , hazineyi çıkarması için kullanmak ister; fakat, Alâaddin lambayı falcıya ,rmeyince falcı Alâaddin’i yerin altına hapseder. Alâaddin falcının ,rmiş olduğu halkayı çevirir, karşısına bir cin çıkar , “Dile benden ne dilersen.” der. Alâaddin annesinin yanına gitmek istediğini söyleyince bir anda kendisini annesinin yanında bulur. Olan biteni annesine anlatır. O günden sonra zenginlik içinde yaşarlar. Alâaddin birgün padişahın kızını görür, ona aşık olur. Lamba cinini kullanarak sultanla evlenir. Falcı, Alâaddin’in ölmediğini öğrenince bir oyun hazırlar, lambayı ele geçirir, sultanı bol uzaklara kaçırır. Bunu öğrenen Alâaddin parmağındaki halkayı kullanarak karısını kurtarır. Falcıyı da bir oyunla öldürürler. Bundan sonra mutlu bir hayat yaşarlar.
9. AYILARIN EVİ
ŞAHISLAR, KARAKTERLER:
NAZAN: Masalın asıl kişisi. Tembel bir kızdır.
OLAY DİZİSİ, ÖZET:
Nazan bol tembel bir kızdır. Annesi bu durumdan bol şikayetçidir. Ona göre Nazan kendi işini kendi yapması gerektiğini öğrenmelidir. Bir gün anne kız Nazan’ın tembelliği yüzünden tartışırlar. Nazan evden uzaklaşır. Ormanda küçük bir ev görür. İçeri girer, masada gördüğü üç kase çorbadan tadar, en küçük kasedeki çorbayı beğenerek bitirir. Evi dolaşırken üç sandalye görür. En küçük sandalyeyi daha rahat bularak ona oturur; fakat, sandalyenin bacağını kırar. Sonra yatak odasına girer. En küçük yatağı daha rahat bulur, yatar. Yatakta yatarken içeriden üç kişinin sesini duyar. Sesler bir insan sesine göre oldukça kalındır , gittikçe yaklaşmaktadır. Birden yatak odasının kapısı açılır , içeriye üç tane ayı girer: Baba ayı, anne ayı , yavru ayı. Nazan ilk başta ayılardan korkar. Kim olduğunu, nerden geldiğini anlatır onlara. Ayılar onu nezaketle karşılar, hemen onun için mükellef bir sofra hazırlarlar. Nazan böyle güzel yemekleri bir ayının pişirebilmesine, ayıların bu kadar temiz olmasına şaşırır. Yemek yemeye, sohbete dalan Nazan saatin sesini duyunca annesini hatırlar. Ayılarla ,dalaşıp koşa koşa e, gider. Olan biteni annesine anlatır; fakat, annesi ona inanmaz. Nazan da ayıların evini annesine göstermek ister. Ormana gittiklerinde ev yerinde yoktur. Anlarlar ki periler Nazan’a bir oyun oynamıştır. O günden sonra Nazan tembelliği bırakıp kendi işini kendi yapar.
10. İKİ ÖKSÜZ ARKADAŞ
ŞAHISLAR, KARAKTERLER:
SABİHA: Bir ninenin yanında kalan on iki yaşında öksüz bir kız.
ALİ: Babası , kız kardeşiyle yaşayan gazeteci çocuk.
OLAY DİZİSİ, ÖZET:
Sabiha, bir nineden başka birisi olmayan öksüz bir kızdır. Nine yaşlandığı için artık o çalışmaya başlar. Komşuların bahçelerinden toplayıp ,rdiği çiçekleri satarak e, ekmek getirir.
Ali de yaşlı babası , küçük kız kardeşi Emine’den başka birisi olmayan gazeteci çocuktur. Bu iki çocuk her gün tramvay durağında karşılaşarak arkadaş olurlar. Bol geçmeden Ali’nin kardeşi Emine tifoya yakalanıp ölür. Ardından da Sabiha’nın ninesi ölür. Yalnız başına kalan Sabiha Ali’nin evine taşınır. Kış gelir. Ali’nin babası hummaya yakalanır , ölür. İki öksüz arkadaş çaresizlik içinde ne yapacaklarını düşünürken akıllarına padişah gelir. Hemen padişaha bir mektup yazarak durumlarını anlatırlar. Padişah da iki öksüzü yetimler evine yerleştirir. İki öksüz çektikleri onca çileden sonra artık mutlu bir hayat sürerler.



Share:

3 yorum:

AŞAĞIDAKİ YORUM YAPMA BİÇİMİNİ ANONİM YAPIP YORUM YAPABİLİRİSİNİZ.YORUMLARINIZ BİZİM İÇİN ÇOK DEĞERLİDİR.