fakir çalgıcı kitabının özeti

FAKİR ÇALGICI KİTABININ ÖZETİ  


                 O zamanlar halk Viyana ‘da bu bayramı kutlardı. Sadece  halk kutlar .O zaman sessiz kentte  bir kıyamet kopar, sosyal  bir fark kalmamıştır. Halk ile askerler bayramın sevincini  beraber  paylaşırlar. Tuna köprüsü de yeni zorluklar  göstermektedir. Arabalar arasındaki ara  her geçen an  kısalmaktadır. İhtiyar  adama     para çıkarıp ona verdim fakat   yaşlı adam   geri çevirir gibi     hareketler yaparak   teşekkür ederim  , dedi . Bu parayı önüne koyduğu  şapkanın içine koydum.  İhtiyar hemen aldı ve çok mesut bir halde  cebine indirdi.  Cebinden benim verdiğim parayı çıkardı ve  göğsüme doğru kaldırdı.   Kaç kez   benimle alay ettiler fakat  yine  de size bu işin aslını   anlatacağım,dedi. Birincisi   hiçbir vakit  gece ileri  vakte kadar   dolaşmam. Bu nedenle     çalarak ,  şarkı söyleyerek kimseyi zor  hallere  sürüklemeyi doğru bulmam. İkincisi ise  kişi  her işte  biraz  tertipli  olmayı bilmelidir. Tersi   halinde zora  düşer,bir daha da paçasını  kurtaramaz. Üçüncüsü de     gündüzleri yalnız   halk için söylerim    ekmeği dahi  güçlükle   kazanırım , gecelerim ise fakir  sanatıma ayrılmıştır. Maddi  sıkıntım giderek  artıyor,  yaşamımı  müzikle sağlamaya karar verdim.
        KİTAP ÖZETLERİ,fakir çalgıcı uzun özet,fakir çalgıcı kısa özeti,fakir çalgıcı kitabının özeti,fakir çalgıcı özeti,

            Bundan  uzun seneler  geçti .   İhtiyar  adam ,  şarkısını çalmaya başladı .Benimle artık ilgilenmiyor daima   çalıyordu.  Sonunda   çıktım ,  ayağa kalktım , masanın üzerine     para koyup çıktım o ise  çalıyordu. Bizim kemancı  ise  tamamen  aklımdan çıkmıştır. İlkbahar  gelince  buzlar çözülmeye başlayınca ve Tuna nehrinin de suyu   taşınca alçaktaki   mahallelerin suların  basması onu yeniden anmama   neden oldu. Bartener sokağının her  bir tarafı  göle dönmüştü. İhtiyar  adamın yaşamından  endişe   edilemezdi. Çünkü o , evin  çatı katında  oturuyordu  . Sel  baskını olunca   elden bir şey gelmezdi,  . vHer  yerde     matem  çığlıkları çocuğunu arayan kadınlar ,  annesiz kalmış bebeklerin  haykırışları  geliyordu. Sel geldiği vakit   o yaşlı  adam   odacığında oturuyordu. Sel  basıp da çocuklar   çağrışmaya başladığı vakit   hemen aşağı fırladı . Sel  biraz gidince  bir kişi  gönderip papazı çağırdık, Papaz geldiği vakit  o aniden  yatağında doğruldu.    ileriden  gelen bir şarkıyı dinlemek istiyormuş misali  yüzünü o tarafa  çevirdi ve yüzü gülümsedi.  Daha sonra düştü ve öldü.
       Bu  olayın ardından  birkaç gün geçti.  Merakımı yenemeyerek kasabın evine gittim neden   olarak da ihtiyar  adamın kemanını anı   olarak saklamak isteğimi ileri sürdüm.  Aile de kemanı bana vermedi.

Share:

0 yorum:

Yorum Gönder

AŞAĞIDAKİ YORUM YAPMA BİÇİMİNİ ANONİM YAPIP YORUM YAPABİLİRİSİNİZ.YORUMLARINIZ BİZİM İÇİN ÇOK DEĞERLİDİR.